Entegre Raporlama Türkiye

E-Bülten (Temmuz Sayısı)
Stratejik Odak ve Geleceğe Yönelim
Başkan'ının Mesajı

Raporlama ekosisteminde gelişmelerin 2020 yılında kazandığı ivme, hız kesmeden devam ediyor. Uluslararası Finansal Raporlama Standartları’ndan (IFRS) sonra kurumsal raporlama sisteminde yaşanan en büyük dönüşüm olarak adlandırılan gelişmelere tanık oluyoruz. Peki biz Türkiye olarak bu dönüşüme ne kadar hazırız?

Kurumsal raporlama ekosistemindeki önemli gelişmeler

Avrupa Komisyonu 21 Nisan 2021’de iklim krizi ile mücadele başta olmak üzere sürdürülebilirlik konularında kararlılığını ortaya koyan kapsamlı ve iddialı önlemler paketini açıkladı. Sürdürülebilir faaliyetleri iyileştirmeyi amaçlayan bu Paket, yatırımların daha sürdürülebilir teknolojilere ve işletmelere yönlendirilmesini sağlayarak, alınacak tedbirler ile AB Yeşil Mutabakatı’nda öngörüldüğü gibi 2050 yılına kadar Avrupa'nın iklim nötr hale getirilmesini hedefliyor.

Paketin odağında  yer alan iki önemli konu, “AB Taksonomisi İklim Yasası” ve bununla bağlantılı olarak AB Finansal Olmayan Raporlama Direktifinin (NFRD) revizyonu sonrası sunulan “Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi” (CSRD).


Yeşil Finans Çerçevesi: AB Taksonomisi

AB, Yeşil Mutabakat çerçevesinde 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını 1990 seviyelerine kıyasla yüzde 50-55 oranında azaltmayı, 2050 yılına kadar da dünyanın ilk iklim nötr bölgesi olmayı taahhüt ediyor. AB'nin bu taahhütlerini yerine getirmesi ve hedeflerine ulaşması için yatırımları sürdürülebilir proje ve faaliyetlere yönlendirmesi kaçınılmaz bir gereklilik haline gelmiş oldu. Bunu başarmak için ortak bir dil ve “sürdürülebilir” olanın net bir tanımına duyulan ihtiyacı karşılamak üzere sürdürülebilir ekonomik faaliyetler için ortak bir sınıflandırma sistemi olan “AB Taksonomisi”ni geliştirdi. Mayıs 2021 sonunda resmi olarak kabul edilen AB Taksonomisi, en basit ifade ile, çevresel açıdan sürdürülebilir ekonomik faaliyetlerin listesini oluşturan bir sınıflandırma sistemi sunuyor. Sürdürülebilir yatırımları geliştirmek ve AB Yeşil Mutabakatı uygulamak için önemli bir kolaylaştırıcı olarak geliştirilen Taksonomi’nin en temel amacı bu geçiş sürecinde kurumlara yol göstermek. Öngörülen dönüşüm için ihtiyaç duyulan finansmanın sağlanmasında da oldukça kritik role sahip Taksonomi ile iklim finansmanının ancak bu tanımlara uyan yatırımlara aktarılması hedefleniyor.

Düzenlemelere uyum “entegre raporlama” ile sağlanacak

Kurumsal dünyada sürdürülebilirlik bilgi akışını iyileştirmeyi amaçlayan AB Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD), şirketler, yatırımcılar, tüm paydaşlar ve toplum için nitelikli, karşılaştırılabilir ve güvenilir sürdürülebilirlik bilgilerini kullanabilmesi için şirketlerin sürdürülebilirlik raporlamasını daha tutarlı hale getirmeyi öngörüyor. Düzenlemede en önemli konulardan birisi, sürdürülebilirlik konularını kurumsal raporlamaya entegre etmek için somut bir yol haritası sunulmuş olması. Belirlenen taksonomi çerçevesinde kalitatif ve entegre olmayan raporlamalar düzenlemeye uygun olmayacak. Entegre raporlama düzenine atıfta bulunan düzenlemeler ile sürdürülebilirlik raporlamasını finansal raporlamayla aynı düzeye getirecek çerçevenin oluşturulması hedefleniyor.

Yönetim ve denetim organlarının sorumluluk üstlenmesi önemli

Yeni direktif tüm halka açık şirketler ile birlikte büyük bankalar ve sigorta şirketlerini de dahil ederek raporlama yapacak şirket kapsamını genişletmeyi amaçlıyor. Aynı zamanda, Yeşil Mutabakat çerçevesinde belirlenen hedeflere ulaşmak için şirketlerin iş modellerini dönüştürmelerini sağlayacak kapsamlı bir sürdürülebilirlik çerçevesine ihtiyaç olduğu belirtilirken, sürdürülebilirlik bilgilerinin güvenilirliğini ve karşılaştırılabilirliğini artırması hedefleniyor. Sürdürülebilirlik raporlamasında finansal raporlarda olduğu gibi yönetim ve denetim organlarının sorumluluk üstlenmeleri bekleniyor.

IFRS’den bu yana kurumsal raporlamadaki en büyük dönüşüm

Uluslararası Finansal Raporlama Standartları’ndan (IFRS) bu yana kurumsal raporlamada en büyük dönüşüm olarak yorumlanan bu gelişmeler, kurumsal raporlama uygulamalarının giderek karşılaştırılabilir ve güvenilir bilgileri içeren tek bir global çerçeveye doğru ilerlediğine işaret ediyor. Son dönemde kurumsal raporlama ekosisteminde meydana gelen gelişmelerle de paralellik gösteriyor. Nihayetinde tüm bunlar, tüm şirketlerin sürdürülebilirlik uygulamalarını geliştirmeye ve standart ve karşılaştırılabilir temelde veri üretmeye önem vermelerini gerektiriyor.

Değer Raporlaması Vakfı – Value Reporting Foundation kuruldu

Şüphesiz ERTA olarak bizleri en çok ilgilendiren gelişme ise çatı örgütümüz IIRC ve SASB’nin Değer Raporlaması Vakfı – Value Reporting Foundation altında birleşmesi oldu. Değer Raporlama Vakfı, iş dünyası ve yatırımcıların karar verme süreçlerini üç temel başlıkta desteklemeye odaklanıyor: Entegre Düşünce İlkeleri, Entegre Raporlama Çerçevesi ve SASB Standartları. Vakfın temel amacı bu üç konunun entegrasyonu ile işletmelerin ve yatırımcıların ortak bir kurumsal değer anlayışı geliştirmelerine katkı sağlamak ve değer yaratma süreçlerini geliştirmek. Daha tutarlı bir kurumsal raporlama sistemi sunma misyonu doğrultusunda, IFRS Vakfı ve dünya çapında diğer önde gelen çerçeve sağlayıcılar ve standart belirleyicilerle yakın çalışan Vakıf, IFRS ve IOSCO başta olmak üzere pek çok otoritenin desteğini ve takdirini şimdiden topladı. IFRS bünyesinde kurulması hedeflenen Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu’nun gelişiminde önemli bir role sahip olma potansiyeli oldukça yüksek olarak değerlendiriliyor.   

ERTA Dernekleşme yolunda

IIRC ve SASB’nin Value Reporting Foundation (VRF) altında birleşmesi, aynı zamanda ERTA olarak hedeflemiş olduğumuz Dernekleşme sürecini hızlandıran bir gelişme oldu. Çatı örgütümüz IIRC ile olan protokolümüzün “Değer Yaratma Vakfı” çatısı altında güncellenmesinin söz konusu olması, aynı zamanda Türkiye olarak karar alma sürecinde söz hakkı sağlayacak olan IIRC’ye yapılan konsey üyeliği başvurumuzun “Değer Yaratma Vakfı” altında değerlendirilecek olması, Stratejik hedeflerimiz arasında yer alan Dernekleşme fazına geçmemiz için önemli bir itici güç oldu. Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz başarılı çalışmalar neticesinde ERTA’nın rüştünü ispat etmiş bir oluşum olarak dernekleşme olgunluğuna geldiğini görmekten büyük mutluluk duyuyorum.

ERTA Faaliyetlerimiz

Bu dönemde farkındalık, tecrübe paylaşım ve eğitim çalışmalarımızı aktif olarak gerçekleştirmeye devam ettik.  

Entegre Raporlama Tecrübe Paylaşım Toplantıları çerçevesinde "Şirketlerin Entegre Raporlama Yolculukları- Entegre Raporlamada Motivasyon" webinarımızı Türkiye İş Bankası ve Aksa Akrilik Kimya Sanayii A.Ş.’nin katılımı ile 28 Nisan’da gerçekleştirdik. Türkiye İş Bankası Yatırımcı İlişkileri ve Sürdürülebilirlik Bölümü / Sürdürülebilirlik Birim Müdürü Sn. Can Akıncılar ve Aksa Akrilik Mali İşler Direktörü Sn. Erdinç Kazak, kurumlarının entegre rapor hazırlarken karşılaştıkları zorluklar ve bu zorlukların nasıl üstesinden geldiklerine ilişkin tecrübelerini paylaştılar.

“Entegre Raporlama Çerçevesi ve Hazırlık Süreci” teması ile 21 Mayıs’ta gerçekleştirilen Entegre Raporlama Farkındalık Eğitimi üyelerimizden YTÜ Finans, Kurumsal Yönetim ve Sürdürülebilirlik Araştırma ve Uygulama Merkezi Md. Yard. Doç Dr. Özlem Kutlu Furtuna ve  Yönetim Kurulu Üyesi Arş. Gör. Evrim Hacıoğlu Kazak’ın ve Tayburn İstanbul Kurucu Ortakları Sn. Ronaldo Manosa ve Ediz Usman ve TSKB Sürdürülebilirlik Danışmanlığı A.Ş. (Escarus) Yöneticisi Sn. Emir Kozikoğlu’nun değerli katılımları ile gerçekleştirildi. Eğitim kapsamında entegre raporlamanın çerçevesi temel kavramlar, kılavuz ilkeler ve içerik öğeleri hakkında bilgi paylaşıldı ve hazırlık sürecinde yapılması gerekenler hakkında bilgi verildi.

ERTA ve KPMG Türkiye iş birliği ile ve aktif bir katılımla 02 - 04 Haziran tarihlerinde  gerçekleştirdiğimiz "IIRC Onaylı Entegre Rapor Hazırlama" eğitimimizde entegre rapor hazırlamanın önemini ve hazırlık süreci hakkında bilgilerimizi paylaştık.

EKOIQ dergisi için hazırladığım ve entegre raporlamanın tek kurumsal raporlama sistemine doğru gidilen süreçte önemli rolü, Türkiye’deki gelişimi,  ERTA’nın entegre raporlamanın gelişimine ilişkin çalışmalarını paylaşma olanağı bulduğum “Net Sıfır Karbon Hedefi ve Global Raporlamaya Doğru: Entegre Raporlama" başlıklı yazımız Mayıs-Haziran sayısında yayımlandı.

ERTA-TÜYİD IR&IR Platformu olarak 6 Nisan tarihinde gerçekleştirdiğimiz Arama Toplantımızda, Entegre Raporlama karar süreci, hazırlık ve planlama çalışmalarında karşılaşılan zorluklar ve destek ihtiyacı olan konulara ilişkin katılımcılarımızla birlikte çözüm aradık. Arama Toplantısı’na ilişkin hazırlanan “Sonuç Raporu” tüm katılımcılara iletilerek, web sitesinde de paydaşlarımızla paylaşıldı.

Entegre Raporlama Türkiye Ağı geldiği noktada bölge ülkeleri için başarı örneği ve rol model olma sorumluluğunu da taşıyor. Bu çerçevede, konuşmacı olarak Türkiye adına davet edildiğim, 15 Haziran tarihinde gerçekleştirilen "Country Spotlights: India, Turkey, Italy and the EU, Russia" toplantısında, Entegre Raporlama Türkiye Ağı’nın stratejik gelişim sürecini ve Türkiye’den tecrübe paylaşımlarımızı aktarma ve entegre raporlama dünyasından güncel gelişmeleri dinleme imkanı bulduk.

 
Bu içeriği paylaşın;