Entegre Raporlama Türkiye

Üyelerimiz ve Paydaş Katılımı

Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası,

47 yıllık deneyimi ile sürdürülebilir kalkınmanın destekçisi

Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası olarak, 47 yıldır, kalkınma finansmanı kuruluşlarından tematik kaynakları ülkemize getirerek, sürdürülebilir kalkınma için şirketlere finansman desteği olarak sunuyor ve katma değer yaratıyoruz.

Ülkemizin 11. Kalkınma Planı çerçevesinde üretime dayalı sürdürülebilir büyümeye desteğimizi devam ettirmek, bu kapsamda öncelikli olan enerji, sanayi, altyapı, turizm ve sağlık yatırımlarına finansman sağlamak, kalkınma bankacılığı tarafındaki en temel misyonumuz. Üzerimize düşen sorumluluğun ve misyonumuzun bilinciyle, işletmelerimizin ve ülkemizin ihtiyaçları kapsamında ürün ve hizmetlerimizi çeşitlendirerek, ekonomimizin gelişmesinde öncü rol oynuyoruz. Bankamızın uluslararası itibarı sayesinde yurt dışından uzun vadeli kaynaklar temin ederek imalat sanayi, yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, turizm, finans ve sağlık başta olmak üzere farklı sektörlerdeki etki yatırımlarını finanse ediyoruz.

Kalkınmada öncelikli sektörlere ve tüm paydaşlarımıza katkıda bulunmaya ve yol göstermeye devam ediyoruz. 2020 yılında yayımlanan ilk Sürdürülebilirlik Raporumuzun ardından,  bu yıl ilk Entegre Raporumuzu yayımlamanın mutluluğu içindeyiz. Bankamızın sürdürülebilirlik performansı, yönetim anlayışı, kurumsal ve sürdürülebilirlik stratejisi ve tüm bunlara bağlı olarak gerçekleştirdiği faaliyetler ile kalkınmaya olan katkısını göstermesi açısından entegre raporumuzu çok kıymetli buluyoruz.

Entegre rapor, diğer rapor ve bildirim yöntemlerinden birçok açıdan farklılık gösteriyor. Entegre rapor, özellikle bir kuruluşun kısa, orta ve uzun vadede değer yaratma kabiliyetine odaklanıyor ve böylece kısa ve öz olarak; strateji, geleceğe odaklılık, bilgiler arası bağlantı, sermaye öğeleri ve bunlar arasındaki bağlantılara bütünsel vurgu yapabiliyor. Bütün bunları yaparken, kuruluş içerisindeki entegre düşünce biçiminin öneminin altını çiziyor.

Biz Banka olarak, entegre raporumuzu hazırlarken Uluslararası Entegre Raporlama Konseyi (International Integrated Reporting Council-IIRC) tarafından yayımlanan Uluslararası Entegre Raporlama Çerçevesini esas aldık. Ayrıca, raporu GRI Standartları: “Temel” seçeneğiyle uyumlu olarak son haline getirdik. Raporumuzun içinde yer alan, 2020 yılına ait seçili çevresel performans göstergeleri, finanse edilen yenilenebilir enerji projeleri kurulu gücü, yenilenebilir enerjiye sağlanan finansman ve finanse edilen yenilenebilir enerji projeleri ile engellenen yıllık karbon emisyonu verileri bağımsız sınırlı denetimden geçti.

İmzacısı olduğumuz Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi İlerleme Bildirimini yansıtan entegre raporumuz, 2019 yılında kurucu imzacısı olduğumuz Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişimi (UNEP-FI) Sorumlu Bankacılık Prensipleri’nin gerekliliklerini de içeriyor. 

Rapor hazırlığı süresince küresel, sektörel ve ulusal birçok sürdürülebilirlik inisiyatifini ve aynı zamanda kalkınma plan ve programını rehber olarak kullandık.

Finansal, beşeri, doğal, fikri ve sosyal sermayemizi geliştirerek, tüm paydaşlarımız için değer yaratmaya odaklanıyoruz.

Banka olarak küresel eğilimleri yakından takip ediyor, risk ve fırsatlara yönelik beş ana başlık altında belirlediğimiz temel stratejik amaçlar doğrultusunda; hem Bankamızın hem de ülkemizin gelişimine katkıda bulunuyoruz. Entegre raporumuz ile finansal, beşeri, doğal, fikri ve sosyal sermayemizi geliştirmeye ve tüm paydaşlarımız için değer yaratmaya odaklanıyoruz.

Faaliyetlerimiz ve değer yaratma anlayışımızla Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na katkı sağlıyoruz. Ayrıca,  Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin imzacısı olarak 2020’nin Eylül ayında “Yenilenen Küresel İş Birliği için İş Dünyası Liderleri Bildirisi”ni imzaladık ve daha eşitlikçi, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dünya için desteğimizi bir kez daha göstermiş olduk.

Entegre raporumuz, stratejimiz doğrultusunda öncelikli konularımızı içeriyor

Banka stratejimizin şekillendirildiği odak alanlar altında öncelikli konuları belirlemek çok önemli. Bu süreçte iç ve dış paydaşlarımızla birlikte ilerlemek için, paydaşlarımızın görüş ve yorumları doğrultusunda konularımızı belirledik.

Öncelikli konularımız; fırsat eşitliği ve çeşitlilik, banka içi çevresel sosyal etki, etik ve insan hakları, sorumlu insan kaynakları anlayışı, müşteri deneyimi/iletişimi ve finansal performans olarak sıralanıyor. Ayrıca, KOBİ’lerin finansmanı, kapsamlı risk yönetimi ile Çevresel, Sosyal ve Yönetimsel (ÇSY) kriterlerin bankacılık operasyonuna entegrasyonu, çalışan eğitimi ve gelişim, dijital dönüşüm odaklılık, çalışan sağlığı ve güvenliği de yüksek öncelikli konularımızı oluşturuyor. Çok yüksek öncelikli konularımız ise istihdam yaratma, bölgesel kalkınmanın desteklenmesi, yenilenebilir enerjinin finansmanı, enerji verimliliğinin finansmanı, teknolojik girişimlerin ve girişimcilerin desteklenmesi, öncelikli sektörlerin desteklenmesi olarak listemizde yer alıyor. Entegre raporumuz kapsamında oluşturduğumuz önceliklendirme matrisini, güncel ulusal ve uluslararası gelişmeleri, güncel yayınları, küresel eğilimleri, riskleri ve fırsatları inceleyerek nihai hale getirdik.

Kredi portföyümüzün yüzde 53’ünü yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projeleri oluşturuyor

Yenilenebilir enerji yatırımlarının en büyük destekçilerinden biri olan Bankamızın 2021 yılsonu itibarıyla kredi portföyünün yüzde 53’ünü yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projeleri oluşturuyor. Banka olarak, yenilenebilir enerji santrallerinin devreye alınması, geliştirilmesi ve ülke ekonomisine katkı sunan projelerin desteklenmesi için çalışıyoruz. Güneş, rüzgar, hidroelektrik, biyokütle, jeotermal kaynaklı santrallerin devir işlemlerinin gerçekleşmesine ve bu sektörde proje geliştiren veya girişimleri olan yatırımcıların, bu işlemlerle ek kaynak elde ederek yeni projeler geliştirmesine olanak sağlıyoruz.

Sürdürülebilir finans konusunda pek çok ilki gerçekleştirmiş bir banka olarak, Türkiye’nin ilk sosyal sukuk işlemini de sermaye piyasalarımıza yeni örnek ürünler getirmek amacıyla tamamladık. Uluslararası standartlar çerçevesinde gerçekleştirdiğimiz ve Bankamızın ilk sürdürülebilir ihracı olan bu işlemde, ICMA Sosyal Tahvil Prensipleri ve LMA Sosyal Kredi Prensipleri uygunluğu bağımsız bir kurum tarafından teyit edildi.

Ayrıca, Türkiye’de etki yatırımı modelinin gelişmesini ve iyi işleyen bir etki yatırımı ekosisteminin oluşturulmasını amaçlayan Etki Yatırımı Danışma Kurulu’nun (EYDK) kurucu üyesi olarak, Etki Yönetimi Çalışma Prensiplerini imzalayan Türkiye’deki ilk kuruluş olduk. Türkiye’nin geleceğine ve sürdürülebilir kalkınmasına hizmet ederek Türkiye’de örnek teşkil edecek işlere imza atmaya devam edeceğiz.

Entegre raporumuzda sermaye öğelerimizle değer yaratıyoruz

Sermaye öğelerimizi finansal, beşeri, doğal ve fikri sermayeler odağında ele alıyor ve entegre bakış açımızı tüm süreçlerimizin içine dahil ediyoruz. Bu kapsamda, imalat sanayinde faaliyet gösteren firmaların ihtiyaçları doğrultusunda yeni yatırımları, tevsi/modernizasyon yatırımlarını kredilendiriyoruz. Ayrıca, yerli yenilenebilir enerji kaynaklarının ekonomiye kazandırılmasını amaçlayan projelerin finansman ihtiyaçlarını karşılamaya, APEX bankacılığı mekanizması ile ticari bankalar, finansal kiralama ve faktoring şirketleri gibi diğer finansal kurumlar üzerinden mikro, küçük ve büyük ölçekli firmaların tematik yatırımlarına da kaynak sağlamaya önem veriyoruz.

Çalışanlarımızın gelişimlerini, mutluluklarını ve memnuniyetlerini ön planda tutarak, kurumsal stratejimizi ve sürdürülebilirlik stratejimizin gerekliliklerini göz önünde bulunduran bir yaklaşımla çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Banka olarak insan kaynağını, paydaşlarımızın beklentilerini karşılama ve hedeflerine ulaşma noktasında en önemli değer olarak kabul ediyor ve bu kulvarda entegre bakış açımızla ilerliyoruz.

Ayrıca, sürdürülebilir kalkınmayı destekleyici rolümüz ve sorumlu bankacılık anlayışımız doğrultusunda, düşük karbonlu ekonomisine geçiş ve iklim değişikliği ile mücadele kapsamında kurduğumuz iş birliklerini, üye olduğumuz uluslararası ağları, desteklediğimiz ve ortak olduğumuz projeleri ve Banka içi çevresel performansımızı artırmak üzere kurduğumuz altyapı, izleme ve raporlama süreçlerini doğal sermayemizin birer parçası olarak görüyor ve değerlendiriyoruz.

Banka olarak, kurumsal bilgi birikimini oluşturan, geliştiren ve paydaşlar arasında yaygınlaştırmasını sağlayan tüm varlık ve süreçleri fikri sermayenin birer parçası olarak değerlendiriyor ve süreçlerimizi geliştiriyoruz. Bu çerçevede 47 yıllık süreçte edindiğimiz tecrübeyi ve sektörel gelişmeleri takip ederek yeni stratejiler geliştirilmesine imkân sağlayan araştırma faaliyetlerini, bilgi teknolojileri varlıklarını fikri sermayenin birer ögesi olarak görüyoruz.

Entegre bakış açımızla; desteklediğimiz ve ortak olduğumuz teknolojik girişimler, inovasyon fonları ve danışmanlık hizmetleri aracılığıyla da müşterilerimizin dönüşümüne katkı sağlamaya devam edeceğiz.

Bunların yanı sıra, sermaye piyasalarında entegre raporlamanın, yatırımcıların bilgilendirilmesi, güven ve itimadın sağlanarak halka açık şirketlerin paydaşlarıyla olan ilişkilerinin kuvvetlenmesi için çok güçlü bir araç olduğuna inanıyorum. Entegre raporlama ile finansal ve finansal olmayan bilgilerin bütüncül ve birbirleriyle bağlantılı şekilde yatırımcıya sunulması ve şirketin gelecekte insana, topluma, çevreye yaratacağı değerlerin bütünsel olarak ortaya konulması söz konusu olduğundan; bunun, sermaye piyasalarında yatırımcının pay sahibi olduğu şirketi daha iyi tanımasına, şirketin risk ve fırsatlarını daha iyi değerlendirebilmesine ve rapordan edineceği entegre bilgilerle geleceğe dönük bir bakış açısı kazanarak yatırımı hakkında uzun vadeli karar vermesine yardımcı olacağını düşünüyorum.

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı şapkamla da, Birlik çatısı altında entegre raporlama konusunu piyasamız gündeminde üst sıralara taşımaya çalışıyoruz. 2021 yılı Kasım ayında düzenlediğimiz Sermaye Piyasaları Kongresi’nde Uluslararası Entegre Raporlama Konseyi Kurucu Başkanı Prof. Mervyn King’i onursal konuşmacı olarak ağırladık. Ayrıca, Sermaye Piyasaları Kongresi’ndeki iki ayrı oturumda bu konudaki gelişmeleri yerli ve yabancı uzmanlarla tartıştık.  Entegre raporlama konusunu 2017 yılından bu yana kongrelerimizde gündeme taşımaya devam ediyoruz. Önümüzdeki dönemde de, Birlik olarak da bu konuda farkındalığı arttırmaya yönelik faaliyetlerimizi sürdüreceğiz.

 
Bu içeriği paylaşın;